İçerikler kaynak gösterilmeksizin kopyalanamaz, alıntı yapılamaz. 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu çerçevesinde tüm hakları saklıdır.

14 Mart 2015 Cumartesi

Yürü Ki Yol Usansın...


Umut elden gelen değil sadece biz insanların zihninde var ettiği bir temennidir.
Her nefsin kendi tercihi olan bir yolu var; bazen çok canımız yansa da yürümekten vazgeçmeyeceğiz düştüğümüzde sadece dizlerimiz değil kalbimizin de acıdığı deneyimler tadacağımız bir yolumuz…
Başkasının tercihleri onların yollarını çizecektir. Bizim tercihimiz ise onların değil bizim yolumuzu gösterecektir.
Bazen mutluluğa kucak açıp mutlulukla karşılaşacağımız tebessümlerimizin kahkahalara arkadaşlık ettiği mahcup değil parlayan gözlerimizle geleni karşıladığımız bir yolda yürüyeceğiz…
Eninde sonunda tercihlerimizin yada bizim hayırlısı dediğimiz ardındaki şerri görmediğimiz bir yolda yürümeye devam edeceğiz. Yeni deneyimlerin bu yolda karşılaşılanların hepsinin bize öğretecekleri yâda gösterecekleri var. Yürüdüğümüz yol, istikamet ne olursa olsun…
Olmayacak işe denilen âmini,
Kaybetmek korkusuyla yapamadıklarımızı,
Verilen şifayı almayı,
Görmeyenin gözüne sokulan parmağın can acıttığını,
Gösterecek tercih ettiğimiz sırat. Hep ama hep kalbimize dokunacaktır. Geçmişte yürüdüğümüz yol, yeni tercihimiz olan yolla aynı istikamete çıkmaz!
Yürüdüğümüz, çabaladığımız ve bilmediğimiz yolda peki ne düşer insanın payına, Sorun şu ki; gördüklerimiz, bildiklerimiz, varsaydıklarımız, beklediklerimiz, zaruri gördüklerimiz ile YOL arasında bir uyuşmazlık var. Oysa koşullar ya da sonuçlar umduğumuz gibi olmadığında da, bizim yine olmasını umut ettiğimiz şeyler için çaba göstermek gibi bir seçimimiz vardır.
UNUTMA!!
 Zaman miadını tamamlanmış olanları götürür ve aldıklarının yerine, ”BİZİM” için yeni güzellikler getirir. Yürüdüğümüz yolun bize öğreteceği bir şey vardır, tıpkı umutla umutsuzluğun kesiştiği bir yerlerde arafta kalıp...
Umutsuzluktan umudu öğrendiğimiz gibi. Her ilkbahar sonbaharın ardından gelir.

7 Mart 2015 Cumartesi

Hoşgeldin Kadınım(8 Mart Dünya Kadınlar Günü )


Hoş geldin kadınım benim hoş geldin
yorulmuşsundur;
nasıl etsemde yıkasam ayacıklarını
ne gül suyum ne gümüş leğenim var,
susamışsındır;
buzlu şerbetim yok ki ikram edeyim
acıkmışsındır;
beyaz ketenli örtülü sofralar kuramam
memleket gibi yoksuldur odam.
Hoş geldin kadınım benim hoş geldin
ayağını basdın odama
kırk yıllık beton, çayır çimen şimdi
güldün,
güller açıldı penceremin demirlerinde
ağladın,
avuçlarıma döküldü inciler
gönlüm gibi zengin
hürriyet gibi aydınlık oldu odam...


Hoş geldin kadınım benim hoş geldin.

                                   Nazım Hikmet Ram

4 Mart 2015 Çarşamba

Herkesin Hikâyesi Aşkla Başlar…


Bazen sevmek, sevilmek, umut etmek ve mucizelere inanmak gerekir…
Aşk'ın Sen Hali 'Seni sevmek ateşe dokunmak bile bile ...'
Her yer ve tüm zamanlar, vuslatlar seninle dolu.
Ömrüm ömrüne emanet, İçim dışım sen.
Sol yanımda sen olmasaydın, aşktan bu kadar anlamazdım.
Aşk iki kişiliktir. Seveni ve sevileni olan Biz seninle, tek gerçeğiz.

3 Mart 2015 Salı

Kendi İçimizdeki Sık Sorulan Sorular


Hadi bu sorulara dürüstçe ve kendin olarak cevap ver…
Hayat yaşadığın kadar mı sahicidir? Sürekli belki yarınla mı geçer hayat. Bir gün olur belki ne dersinle mi biter her cümle. Hep düşlenenler mi fazladır yoksa yaşadıklarımız mı eksiktir…Herkesin bir öyküsü vardır ya öyküsüz kalırsa insan? Sadece inanmak mı istiyoruz bir tek kendimizin yarım kalmadığımıza

Çocukluğumuzda kaybettiğimiz gamzelerimizin nerede olduğunu biliyor musun?
En nihayetinde ruhumun derinliğinde teslim olduğum yok oluşlara, İçimizdekilerin yavaşça yıkılışı izliyoruz nidalarımızı yutarak gözyaşlarımı teslim olarak…

Beni, bizi kaybetmenin matemi ve sessizliğini içimizdeki yıkılışların sesi ürpertiyor beni ya seni? Yaşam yitirilmiş bir cümlemi, Zaman içinde var ettiğin kendini sonra kendi cellâdına dönüştürmek midir?
Yoksa sadece insanlara sunulan bir var oluş nedeni midir?
Senin hala içine akıttıklarından, sakladıklarından bir nefeslik yerin var mı?

Hatırlatma!!!

Copyright © 2010-2023 Haktan Kalay

İçerikler kaynak gösterilmeksizin kopyalanamaz, alıntı yapılamaz.
Alıntılanan sadece yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.
5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu çerçevesinde tüm hakları saklıdır.
Bu blogda yer alan tüm müzik, fotoğraf ve diğer telif hakkı içeren içerikler salt tanıtım amaçlıdır.

İletişim: Email




 
Google+