İçerikler kaynak gösterilmeksizin kopyalanamaz, alıntı yapılamaz. 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu çerçevesinde tüm hakları saklıdır.

16 Eylül 2018 Pazar

Ömür Dediğin...


Yazılanlardan. Kaçılacak başka yer yok. Nereye gitsem kendimle karşılaşıyorum. 
Sokağın ortasında bir kaldırıma oturup ağlamak istedim bugün...
Hayat bazen vuslattadır, bazen acılarda, bazen umutlarda. Dünya diyorlar buna bazen ölüm, bazen  rüya .  Sonra ölümden kaçıp yeniden canlanıyorum...
Bazen Yalnızlığıma gömülüyorum!
Gün ışığı arkamda kaldı bak.
İyi bak yıldızlara...
Onları göremezsin belki bir daha.
Yarıda kalan bir sözün, bir gecenin, bir düşün peşinden kimse gitmez.
Elinde değildir kimsenin için acıdığında içindeki kan revandan üşürsün.
Unutma !! Her karanlık gece değildir.
Keşke hiç büyümeseydik, çocukların  yaraları çabuk kabuk bağlar.
Kapanır  gözler,bir gece başlar...

“Karanlığında rengi vardır yürekle görülür.” Ancak o renk. İnsanın en uzak ve en yakın kenti kendisidir.
Yaşadığın hikayende...
Bir sevda, bir eş, bir emel,bir şarkı, bir umut, bir düş, bir rüya birde yarın edinmişsindir.
Yaşananlar ve yaşanacaklar Hala tepeden tırnağa düşünceden , hasretten ve ümitten ibaret. Kim bilir, kapalı gözlerim neleri kaçırmıştı? Kim bilir neleri görmemiştim? 

“Her insanın bir masalı vardır,
Ama her  masalın kahramanı yoktur.”

Herkesin biraz faili olduğu meçhul anılar var içimde. Gördüğüm herkes cehenneminde başkasını yakmak derdinde.

Düğümlenirken kelimeler boğazımda,
Ya yazılanlar onlarda düşünceler gibi silinir  mi?

Ve içinde biriktirdiklerini anlatmayanlar yaşamaktan korkulanlar. Masallarımda kısa bir yolculuğa çıkmak istedim. Belki yine gelirim.

8 Ağustos 2018 Çarşamba

Sözlerin Kıyısında


Azab yoksulundur...
Ömür insanın...
Düş nefsindir.
Gerçek seyyahın.
Yaşam insanın...
Yarın gizlidir bilinmez bir kitapta...
Hikayesi soluksuz kaldığında anlıyor insan bir habbe Peri tozu serpilmiş bir masalda kaybolduğunu.
İçimde biriktirdiğim ne varsa ardımda bıraktım usulca. 
Yeni cümleler yeni tanımlar yeni keşifler arıyorum...
Ademoğlu’nun hayat yaftasını vurduğu yaşadığı şeyler  yaradan katında an diye geçer...
Her Ademoğlu kendi nefsine düşeni yaşar ardında bir  tek adını bırakır o ad da zamanla unutulur,hudut çizgisini bilmeden görmeden yaşanır ne varsa payımıza düşen.
Nihayetinde soluksuz kalınca anlıyor insan   Kifayetsiz sizce anlamdırdığı zaman dilimini. Ömür denen vakit ardında bir gölge bir nefes baktığında dününe.
Nice yaşanmışlık nice yaralar sessizce unutulur buna mutlulukta dahil.
Bir bakarsın yaşadıkların yurdun olur ve hudutlarını çizmiş kendini yurdunu terk etmekten korkar olarak bulursun. 
Sözlerini kıyısında kalır yaşamın yazdıkların derinliklerde saklıdır zamanı geldiğinde rastlarsın...
Cümleler insanın tanımıdır sözler  aynası
Yazılan masal kaderi okudukları yarını
Okudukların yaşıyacağım anlamına gelmez sen yaşamak istemez isen yaşadıkların yazılır masalına. Bir tutam Peri tozuna ihtiyacım var şu sıralar.

Binbir masal anlattım kendimi şuana değin. Kaleme aldığım yazdığım çizdiğim onlarca masalım oldu farkettim bu  masallar satır aralarında kayboldum.
Bu zamana kadar  ben anlattım sen dinledim şimdi sıra sende... Hayat
Mevsimsiz kalmış ardımda bıraktığım yaşadıklarım gölgesi çökmüş üstüme  soluksuz kaldım. Hayatı Nefissiz kalınca anlarmış insan çaresizliğini yoksunluğunu.

Hatırlatma!!!

Copyright © 2010-2023 Haktan Kalay

İçerikler kaynak gösterilmeksizin kopyalanamaz, alıntı yapılamaz.
Alıntılanan sadece yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.
5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu çerçevesinde tüm hakları saklıdır.
Bu blogda yer alan tüm müzik, fotoğraf ve diğer telif hakkı içeren içerikler salt tanıtım amaçlıdır.

İletişim: Email




 
Google+